Türkiye’nin en genç volkanik alanı olan Kula-Salihli Jeoparkı, geçtiğimiz haftalarda basın ve sosyal medya hesaplarında çıkan “yanardağ yeniden harekete geçti, patlama olabilir” haberleriyle gündeme geldi. Oysa bu iddialar, 2024 yılında TÜBİTAK desteğiyle yürütülen ve Manisa’da gerçekleştirilen bir bilimsel çalışmaya dayandırıldı. Projede görev alan Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Ankara Jeoloji Mühendisleri Odası Üyesi Prof. Dr. Özgür Karaoğlu, Meydan Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulundu. Karaoğlu, Kula-Salihli ve çevresinde yaptıkları araştırmalarda yerin derinliklerinde büyük bir magma sistemi tespit ettiklerini belirterek, bunun kısa vadede yanardağ patlamasına yol açmasının mümkün olmadığını vurguladı.

Manisa’da Yanardağ Iddiaları Gündeme Oturdu, Uzman Noktayı Koydu (4)

“Çalışmalar derinleştikçe ortaya çıkacaktır”

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Ankara Jeoloji Mühendisleri Odası Üyesi Prof. Dr. Özgür Karaoğlu, TÜBİTAK projesi kapsamında yürüttükleri çalışmalarda Kula’dan başlayıp Salihli ve kuzeyde Simav’a kadar uzanan geniş bir coğrafyada derin magma odaları keşfettiklerini belirterek şunları söyledi: “Bizim yaptığımız çalışmalar sonucunda, yerin 10 ile 25 kilometre arasında merkezi Kula olacak şekilde altta bir magma sistemi bulunduğunu tespit ettik. Evet, bazı yerlerde bu magma sistemleri yukarıya doğru 5 kilometreye kadar çıkış yapma eğilimi göstermiş. Ancak bu, yüzeye çıkıp yeni bir yanardağ oluşturacağı anlamına gelmiyor. Bizim bildiğimiz altta bir magma sistemi var. Fakat çıkar mı, çıkmaz mı ile ilgili ne biz ne de başka araştırmacılar kesin bir şey söyleyebilir. Bu ancak ilerleyen yıllarda çalışmalar derinleştikçe ortaya çıkacaktır.”

Manisa’da Yanardağ Iddiaları Gündeme Oturdu, Uzman Noktayı Koydu (3)

“Binlerce depremin meydana gelmesi gerekiyor”

Basında yer alan “yeni bir volkan çıkıyor” başlıklı haberlerin tamamen gerçek dışı olduğunu vurgulayan Karaoğlu, “Deprem, yalnızca bir deprem değil, binlerce depremin meydana gelmesi gerekir. Aynı Santorini bölgesinde olduğu gibi, binlerce deprem koşulunda magma odaları etkilenebilir. Ancak burada tekil depremlerden etkilenip yüzeye çıkması mümkün değil. Dolayısıyla yakın zamanda bir püskürme riski yok. Bizim bulduğumuz şey altta yarı erimiş, yarı erimemiş kayaların bulunduğu magma zonlarıdır. Yakın bir gelecekte yanardağ patlaması olacağı iddiası kesinlikle doğru değildir. Kısacası çıkan haberler ve sosyal medya paylaşımları gerçeği yansıtmıyor. Yakın zamanda yanardağ oluşacağı iddiası tam anlamıyla gerçek dışıdır” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Karaoğlu, ayrıca magma rezervuarlarının yaklaşık doğu-batı yönünde 55-60 kilometre, kuzey-güney yönünde ise 20-25 kilometre genişliğinde bir alana yayıldığını belirtti. Bu yapıların aktifleşmesi için olağanüstü jeolojik süreçlerin gerektiğini söyleyen Karaoğlu, kamuoyunun yanlış bilgilerle endişeye sevk edilmemesi gerektiğinin altını çizdi.

MUHABİR:ALİ GÖZEN

Gülşah Durbay’ın sağlık durumuna ilişkin yeni açıklama
Gülşah Durbay’ın sağlık durumuna ilişkin yeni açıklama
İçeriği Görüntüle

Kaynak: manisameydangazetesi.com.tr