Türkiye’nin milyonlarca yıldır aktif bir deprem kuşağı üzerinde bulunduğunu hatırlatan Görür, sarsıntıların azalmasının tehlikenin bittiği anlamına gelmediğinin altını çizdi. Asıl odaklanılması gerekenin deprem dirençli şehirlerin inşa edilmesi olduğunu söyleyen Görür, büyük bir deprem durumunda sonuçların çok ağır olabileceğini ifade etti.
“Deprem Olursa Felaket Olur”
Görür, Türkiye’nin büyük kısmının aktif fay hatları üzerinde bulunduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Bugünlerde depremler pek olmuyor ve konuşulmuyor. İşte böyle zamanlar tam deprem konuşulacak ve önlem alınacak zamanlar. Ülkemizde depremler yaklaşık 14 milyon senedir devam ediyor ve daha milyonlarca sene devam edecek. Artık ‘Deprem olacak mı?’ diye sormayı bırakmalıyız. Ülkemizin çoğu yerinde deprem olur. Olursa felaket olur. İnsanımız ölmesin artık.”
Deprem dirençli kentlerin oluşturulması gerektiğini hatırlatan Görür, yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı: Kent yönetimlerinin, halkın, altyapının, yapı stokunun, çevrenin ve ekonominin depreme dayanıklı hale getirilmesi.
Görür, bu dönüşümün ancak hükümet, yerel yönetimler ve toplumun birlikte hareket etmesiyle başarılabileceğini ifade ederek sözlerini tamamladı.




