Türkiye’de 3 milyona yakın vergi mükellefinin yaklaşık 1 milyonu basit usulde vergilendiriliyordu. Yeni düzenleme ile bu mükelleflerin bir bölümü artık gerçek usulde vergi ödeyecek.
Hangi alanlar gerçek usule geçiyor?
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 51’inci maddesi kapsamında yapılan düzenlemeye göre; büyükşehir belediyesi olan illerde 30 binin üzerindeki ilçelerdeki bazı meslek grupları artık gerçek usulde vergilendirilecek. Bu gruplar şöyle; Her türlü emtia imalatı ve alım-satımı, inşaat işleri, motorlu taşıtların bakım ve onarımı, lokanta ve benzeri hizmet işletmeleri, eğlence ve istirahat yerleri, Şehir içi yolcu taşımacılığı (taksi, minibüs vb.) ve kuyumculuk sektörü.
Gerçek usul ile basit usul arasındaki fark
Gerçek usule tabi olan mükellefler KDV, gelir vergisi, stopaj ve geçici vergi öderken, basit usule tabi olanlar yalnızca ticari kazançlarının vergisini ödüyor ve birçok beyannameden muaf tutuluyordu. Yeni düzenleme ile esnaflar defter tutmak, gelirlerini ve giderlerini belgelendirmek zorunda kalacak.
Avantajlar ve zorluklar
Gerçek usul, detaylı kayıt sayesinde daha şeffaf bir sistem sunuyor. Gider faturaları düşüldüğünde vergi yükü azalabiliyor ve işletmeler finansman desteklerinde daha avantajlı hale gelebiliyor. Ancak detaylı defter tutma zorunluluğu nedeniyle muhasebe desteğine ihtiyaç artacak, bu da maliyetleri yükseltebilecek.
1 Ocak 2026’da başlıyor
Yeni uygulama 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren geçerli olacak. Bu tarihten itibaren belirlenen kriterlere uyan esnaflar, kazançlarını defter tutarak ve giderlerini belgelendirerek gerçek usule göre beyan etmek zorunda kalacak.