COŞKUN KÖKÖZ YAZDI: ÜFLESELER UÇACAK KONUMDAYIZ COŞKUN KÖKÖZ YAZDI: ÜFLESELER UÇACAK KONUMDAYIZ
Son iki haftada Manisaspor’da akıl almaz bir düşüş yaşanıyor. Mağlup olduğumuz Yeni Malatyaspor ile Sivasspor şampiyonluk kovalıyor eyvallah! Futbolun içinde mağlubiyet var, tabi ki olacak. Buraya kadar zaten kimsenin bir şey söylediği yok. Herkesin merak ettiği, son iki haftadır bu takıma ne olduğu? Ya içeride bir şeyler yaşandı, kimse ilk kez çıt çıkarmıyor. Ya da başka başka sıkıntılar var… Futbolcuların kendi aralarında problem de olabilir. Mesela tesislerde toplanma saatine geç kalanlarda sıkıntı yaratabilir!!!  Artık her şeyden nem kapar oldum. Manisaspor’un sıkıntılarını yıllardır bilmeyen yok. Bu oyuncular sıkıntıları yaşayarak buralara kadar geldiler. Kalan 9 haftada her şey daha hafiflemişken, bu ruhsuzluk neyin nesi biri bana çıkıp anlatsın! Manisaspor boş takım değil. Tek tek kadrodaki isimleri saymak istemiyorum. Bir takımı ilk önce başarıya futbolcuları götürür. Eskişehirspor, Bandırma, Ümraniye maçlarında rakibi sahaya gömen sizlerdiniz. Hani farklı kazandığınız için bu maçları yazmıyorum. O coşku, o mutluluk, o iştah nereye gitti? Atalarımız ne demiş; “Dil insanı vezir de yapar rezil de” İşte bu yüzden çok daha kırıcı olmak istemiyorum. Manisaspor taraftarını iki haftadır çileden çıkaran durumda alınan skor değil, sahada verilmeyen mücadele ve ruhsuzluktur. Onların ki keyif işi arkadaş! Yenilirsin ama aslan gibi mücadele edersin çıt çıkarmazlar. Yaklaşık 40 Tarzan gece yarısı Sivas deplasmanı için bir ümitle yollarda otobüsle yolculuk ediyor. Her şeyiyle çile dolu geçen 1040 kilometre sadece gidiş… Git git bitmeyen yollar... Siz uçakla 1 veya 1,5 saat sonra otelinize varıp karnınızı doyurup maç saatini bekliyorsunuz hani hatırlatayım. Onlar ise sadece 90 dakika stat da sizleri yalnız bırakmamak adına çekiyor bu cefayı. Hadi televizyon başındaki Manisasporluları geçtim. Yazık değil mi? Bu 40 taraftara. 90 dakika onlar için sahada ne yaptınız? Bir ümitle gelinen 1040 kilometrenin bir de dönüşünü düşünün. Sadece son iki haftada yenilgileri bir kenara bırakın, herkes kendi performansını sorgulasın yeter. Kalan haftalarda size yine en çok güvenenlerden biri benim. Benim gibi sizler de kendinize inanın yeter. Bir eleştirim de yönetime olacak. Hani kadro dışı bırakılan Emre Öztürk, kapıdan bir daha içeri giremeyecekti? Ne oldu da geri döndü? Bu benim Emre Öztürk’e karşı olduğum anlamına gelmesin. Ben sizin söylediklerinize karşı eleştirimi yapıyorum. Bu takımın bu yolda herkese ihtiyacı var. Ama tükürdüğünüzü yalamak başka bir şey!!! Gelelim Sait Karafırtınalar’a… Hocam keşke milli arada Göztepe ile hazırlık maçı oynamasaydık da size yeşil ışık yakan ismi görmeseydiniz. Göztepe maçında performansıyla düşüncelerinizi değiştiren ismi Sivas’ta sahaya sürdüğünüz için herhalde pişman olmuşsunuzdur. Haftalardır banko oynayan Erman Bulucu bir kalemde nasıl 18 dışına itilir, mantığım almıyor. Cezası yok, sakatta değil… Berk Neziroğulları bir var bir yok. Stoperde iki ağır vasıta Dimov ve Mikic olunca mağlubiyette kaçınılmaz oluyor. İki yenilen gol defalarca izlenmeli. Özellikle Sivasspor ve kaleci İsmail Şahmalı arasında geçen bir 45 dakika izledik. 2-0 ile yırttığımıza şükredelim. Sanırım tek net şutumuzda ikinci yarı Gökhan Sazdağı’nın uzaktan vuruşuydu. Manisaspor’un ligde kalması için hafta sonu oynayacağı Mersin İdman Yurdu maçının önemi şimdi ikiye hatta sekize katlandı. Bu maçın kaybedilmesi işleri arap saçına döndürür. Dileğim kalan haftalarda ruhu geri dönmüş, yeniden ayağa kalkmış ve rakip tanımayan bir Manisaspor’un sahada olmasıdır.

Editör: TE Bilisim