Kurucu olmak önemli. Önce hayal ediyor, sonra o hayal üretim, mal veya hizmete dönüşüyor. Herhangi bir oluşum, önce bulunduğu şehre, sonra ülkesine daha sonra da insanlığa kazandırılmış değer oluyor. Bu bazen bir fikir, bazen bir kurum veya maddi bir değer olabilir.  Hal böyle olunca; bir şehrin kaderini o şehirde yaşayanların değer, potansiyel ve nitelikli nüfusu belirliyor. AB, belki de bu yüzden mülteci istemiyor. *** Geçen ay mail kutumda sıkı bir temizliğe giriştim. Önemli olabilir düşüncesiyle sakladığım mailleri bile siliyordum. Bir an öyle bir mail ile karşılaştım ki gözlerim buğulandı, burun kemiğim sızladı, boğazıma adeta bir yumruk oturdu. Tarih 14 Aralık 2006 idi. Merhum Bülent Koşmaz’a 90’lı yılların sonunda kaleme aldığım Sanayi Belgeseli isimli çalışmamın metnini göndermişim. Maili açtım ve başladım okumaya. İşte o yazıdan kısa bir bölüm: *** “…Manisa'da organize sanayi bölgesinin kurulması fikrine ilk kez 1962 yılında rastlıyoruz. Fikir Ticaret Odası ve Ticaret Borsası yöneticilerinden çıkıyor. Ticaret Odası'nın 3 Ekim 1962 tarihli yönetim kurulu toplantısında alınan kararla ilk somut adım atılıyor. O gün için ihtilalin de etkisiyle Ticaret Odası'nda halk partililerin yoğun olduğu görülüyor. Menderes'in asılmasıyla ürken demokratlar, biraz daha geri planda ve sessizler. Kararda Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Ali Tezer, Başkanvekili İlhan Can, Üye Mehmet Pekpehlivan, Üye Cemal Ergün, Üye Mehmet Aksakal, Üye Baha Algan, Üye Fikri Özman, Üye Tevfik Yayman ve Umumi Katip Vekili Naci Aydın'ın imzaları bulunuyor…” *** Özellikle Cemal Ergün ismi çok dikkatimi çekmişti. Çünkü maillerimi elden geçirdiğim gün daha yeni hayata gözlerini yummuştu. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün babası idi. Sanayi Belgeseli çalışması çerçevesinde Merhum Cemal Ergün ile uzun bir röportaj yapmıştım. Hem yerli sermaye ile Türkiye’deki ilk sanayi bölgesi olan Manisa OSB’nin, hem de Uncubozköy Mahallesi’nin nasıl kurulduğunu anlatmıştı. Manisa’ya yön çizen önemli gelişmelerden ikisinde imzası vardı Cemal Ergün’ün. Dahası Cengiz Ergün gibi bir evlat yetiştirmişti Cemal Ergün. O evlat ki bugün Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin kurucusu ve 17 ilçesiyle birlikte bütün Manisa’ya en ücra köşesine kadar kamu yatırımı, hizmet ve adalet götüren bir yapının başkanı. Manisa’yla birlikte büyükşehir statüsüne geçen diğer illerimize şöyle bir göz atacak olursak, Cengiz Ergün başkanlığındaki Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin ne kadar hızlı kurumsallaştığını ve hizmet üretimi açısından ne kadar ileride olduğunu çok rahat idrak edebiliriz. Hatıralar daha sonra Hayırsever Cemal Ergün’ün devlete bağışladığı arsaların protokol imza törenlerine götürdü beni. O zamanlar Belediye Başkanı Adil Aygül, Vali ise Muzaffer Ecemiş idi. Bugün değeri trilyonlarca lirayla ifade edilebilecek arsaları, park – bahçe, kamu binası vb. hizmetler için bir bir bağışlıyordu. Allah hayırlarını ve hizmetlerini kabul etsin, mekanı cennet olsun. Nur içinde yatsın. O belgeselde daha sonra Hasan Türek, Mustafa Çapra, Ersan Atılkan ve Bülent Koşmaz gibi nice isimler vardı. Hepsi bu şehir için adeta hayatlarını bağışlamışlardı. 60 bin nüfuslu ve göç veren Manisa’dan, bugün nüfusu 400 bine dayanan bir Manisa’ya geldik. Şehir işte bu isimler ve daha burada sayamadığımız nicelerinin omuzlarında gelişti ve bu hale geldi. *** Toplum olarak büyük bir hastalığımız var. İnsanların kıymetini bu hayattan göç ettikten sonra biliyoruz. Aslında bu türden değerler yaşarlarken de anılmalı. Kıskançlık, siyasi ikbal vb. her türlü kaygılar bir kenara bırakılabilmeli. Çünkü yaşam kısa ve geriye sadece hoş bir seda kalıyor. Tıpkı değerli meslektaşım Pınar Ekmen gibi. 39 yaşında ve aniden aramızdan ayrıldı. İş onun için her şeydi. ETV’de çalıştı. Düzenlediği programlarla Manisa’nın fikri yaşamına önemli katkılar sağladı. Manisa Büyükşehir Belediyesi’ne geçti, sadece Manisa Merkez için hizmet veren basın merkezini, bir anda 17 ilçeye güç yetirebilen bir basın servisine dönüştürdü. Daha sonra Başkan Cengiz Ergün, Pınar Ekmen’i MASKİ’de görevlendirdi. Aynı şekilde 17 ilçeye en küçük mahallesine kadar nüfuz edebilen bir basın merkezi de MASKİ’de Pınar Ekmen yönetiminde kuruldu. Hem Cengiz Ergün’ün hız ve beklentilerine, hem de 800 mahalle ve 17 ilçeye aynı anda ulaşabilmek kolay değildi. Pınar Ekmen işte bunu başarıyordu. Eminim daha yapılacak çok işi vardı. Ne var ki ömrü daha fazlasına vefa etmedi. Nur içinde yatsın. *** Biraz da yaşayan değerlerimizden birine dikkat çekmek istiyorum. Özgür Özel. Bugün CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili. Manisa bu genç eczacıyı 2009 yerel seçiminde tanıdı. Özgür Özel için o seçimin ardından “Bu seçimi kaybetti ama çok şey kazandı” demiştim. Nitekim 2011’ de milletvekili seçildi. 2014’te bu kez Manisa Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde yarışa girdi. Yine kaybetti. Ve ben yine o tarihte “Çok şey kazandı” yorumunu yapmıştım. Kayıtlar belki halen ETV arşivlerinde mevcuttur. Nitekim Özgür Özel bugün partisinin grup başkanvekili ve en önde gelen isimler arasında. Daha önce sadece Manisa siyaseti için önemli bir kazanç olan Özgür Özel, bugün Türkiye siyasetine yön verenler arasında. Yaşı daha çok genç ve önü açık. Yakın geçmişimizde Bülent Arınç, partisi iktidarda iken Manisa’ya hizmet kazandırmanın örneği oldu. Şunu öne sürmek istiyorum. Özgür Özel muhalefette iken Manisa’ya ve ülkeye hizmet kazandırmanın örneği olacak. Geçmişte Özgür Özel ile ilgili yorumlarımda yanılmadım. Bu kez de yanılacağımı zannetmiyorum. İşte böyledir bir şehrin değerlerinden olabilmek. Bugünkü yazımda geçmiş ve günümüzden Manisa’ya yön veren isimlere yer verdim. Bu şehrin marka değer olarak önce çıkmasında Elginkanlar, Vestel, Cengiz Ergün ve Manisaspor, Ersan Atılgan, Keskinoğulları, Hasan Geriter, Nuri Sorman, Yaşar Coşkun, Erdinç Karaköse, Erdinç Yumrukaya, Halil Yurtseven, Dilaver Vardarer, İsmail Akçura, Salim Yavaş, Köfteci Ramiz ve daha nice değerlerini anmaya daha sonraki yazılarımda devam edeceğim.        

Editör: TE Bilisim